sevdim seni

angelique
seni sevmelerin anlamalarinda
gozlerinde ates boceklerini arardim
yildizlar duserdi avuclarima
sevgini nereye koyacagimi sasirirdim

sebepsiz sevmedim seni
sebeplerini de hic dusunmedim
kendiliginden oldu hersey
birden.. coskulu
ve dogurgan
evrenin ilk isiltisi
evrenin ilk dogumu gibi
yoklugunda hep seni sevmeyi ogrendim

tipki uzakliginda tanriyi arar gibi
tipki tanriyi bulur gibi
gel ya da git
sev ya da kapat gozlerini
gokyuzumu karanliga gomer gibi
seni sevmemek aklima gelmez
seni sevmenin sebeplerini hic dusunmedim cunku

seni sevmeyi ogrendim ya
sevilmeyi gozlerinde isil isil
hic tadmadim
ya da sen baktin da sevdali
ben seni sevmelerden alamadim kendimi
farkedemedim hep aradigim bu sevinci
sevmelerine hic sebep aramadim
gozlerindeki ates bocekleri isildardi

ben unuturdum sebepleri
gozlerinde mi genisleyip duruyor simdi evren dedigimiz tanri
yoksa sevdanin dili mi o ates bocekleri
gozlerindeki suretimin yansimasi mi
sevdanin o tatli izi
ben dusunmedim ya sebepleri

gozlerindeki o tatli gecede
ki sicak.. ki davetkar… ki sehvetli
ates boceklerinin yaydigi umuda tutuldum
ben sebepleri hic dusunmedim ya
sebeplerin arayisindaki o tatli sicakligi sevdim

ben seni sevdim
seni sevmeleri butun sebeplerin ustunde tutacak kadar
varligindan en buyuk sebebi yaratacak kadar
sevdim seni...
(alıntı)
hakiki fenerli hatun
bir tek şeyi unutma
seni sevdim ben
kalbim şimdi bir sokak çocuğu
kelebekleri göç etti gönlümün
ıssızlaştı hayat sanki
sanki sabahı eksik şiirlerimin
sanki gecesi hep kanayan bir yara
ve sanki artık hep kanayacak
ağlanacak bir aşkın kıyısına vurduysa gözlerim
çare yok ağlayacak

bir tek şeyi unutma
seni sevdim ben
kapıları kendime ben açamadım
ya da yanlış saatlerde bekledim gelmeni
ter içinde takvimler
istasyon öksüzlüğünde gözyaşım
düşünüyorumda sen gideli ne çok yalnızım
sarmaşık aşkın sarısında kaldım, sarılamadım
savunamadım seni kimselere
anlatamadım seni kimselere
kimsesiz kaldım
en çok da sensin

bir tek şeyi unutma
seni sevdim ben
sana uyumak
sana uyanmaktı hayat
sıratını geçtim yaşarken,korkmadan
korkumu geçtim cesarete ihanetle
berduş bir,yalan masumiyeti öptüm bile bile
tek sen gitme diye
sonbahar oldum ,yaprak yaprak
ağaç oldum köklerimi unutarak
tesellisiz bir geceye fırlatıldım
kalbimi dar bi kafese kapatarak
içimde bir kanarya
hiç susmadan ağlayacak

bir tek şeyi unutma
seni sevdim ben
yakamozlarında yıkadım sevdamı çırılçıplak
seni sevdiğimi bağırdım mehtabına
beyazında aklandım bulutunun
mavi mavi sevdim seni
içim kan ağlayarak

bir tek şeyi unutma
seni sevdim ben
anlattıkça kış vuruyor satırlarıma
anlattıkça üşüyor,anlattıkça ısınıyor yüreğim
bu gün sardunyalarım da açmadı
belkide küskün renklere
ellerimde ibadet gibi yaşadıklarım
ellerimde günah gibi yaşayamadıklarım
sensiz soluyorum anlayacağın
mavi mavi ölüyorum
duyuyormusun
ordamısın
varmısın
yokmusun?
bir tek şeyi unutma
seni sevdim ben
yanarak
yıkılarak
aklıma her geldiğinde ağlayarak
(yazarını bilmiyorum)



neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol